Arka Pencere izle

Alfred Hitchcock'un filmlerinde "şüphe" teması öne çıkar ve bu, izleyiciyi sürekli bir belirsizlik içinde bırakır. "Rear Window" filminde ise bu şüphe, izleyicinin kendi düşüncelerini sorgulamasına neden olacak şekilde derinleştirilmiştir. Film boyunca, "Gerçekten bir cinayet mi işlendi? Yoksa her şey bir yanlış anlamadan mı ibaret? Diğer komşular da işin içinde mi?" gibi sorularla boğuşurken, James Stewart'ın canlandırdığı Jeff karakterinin dedektiflik çabasına ortak oluruz. Filmin en etkileyici yönlerinden biri, izleyiciyi karakterlerle aynı merak ve şüphe duygusunu paylaşmaya itmesidir.
Jeff, mesleği gereği dünyayı fotoğraf kareleriyle yakalayan bir fotoğrafçıdır, ancak bir kaza sonucu bacağını kırdığı için günlerini pencere kenarında oturarak komşularını izlemekle geçirir. Bu sırada, belki de bir cinayete tanıklık ettiğine inanır. Onu ziyarete gelen sevgilisi ve hemşiresi de bu "amatör dedektiflik" macerasına katılırlar. Jeff'in sevgilisiyle olan ilişkisi, olası cinayetle paralel bir gelişim gösterirken, izleyici olarak bizler de tüm karakterler hakkında kendi yargılarımızı oluştururuz. Hitchcock, detayları ustalıkla yerleştirerek izleyicinin merakını sürekli canlı tutar. Bu merak, günümüzde sosyal medya üzerinden başkalarının hayatlarına duyduğumuz ilgiye benzetilebilir.
"Rear Window", tek mekan filmleri arasında zekice kurgulanmış bir yapım olarak öne çıkar. Set tasarımı, ışıklandırma, oyunculuklar ve kurgu son derece başarılıdır. Ayrıca, filme ustalıkla yerleştirilmiş komedi unsurları da izleyiciye keyifli anlar sunar.

Filmin başında kadını öldürdüğünü anladım neden mi çünkü öldürmese film olmazdı

Film güzeldi klasik Hitchcock gizemi ama başından beri Lisa'nın istenmediğini bilmesine, Jeff'in laf dokundurup durmasına rağmen ısrarla yapışması ve mıç mıç öpüşüp durmaları sinir bozucuydu. Stella mükemmel bir yan karakter çok sempati duydum. Yine de Jeff ve Lisa iyi bir ikili. 7/10

Diğer şaheserlerini izledikten sonra biraz sönük kaldı.... Yani herşeyi görmüş de kadını bahçeye gömdüğünü nasıl öldürdüğünü görmemiş..... Yinede özgün bir bakış açısı görüntü yönetmeni olmak isteyenler için harikulade

Gizem gerilim türünde aynı yıllarda Vertigo ve çifte tazminat filmlerini izlemenizi tavsiye ederim bu filmden çok çok daha iyiler.Bunuda sonuna kadar bir şekilde izlersiniz ama beklenti düşük olmalı

Film ayağı alçıda bir fotoğrafçının alçılı son bir haftasında röntgencilikten başını belaya sokmasını işliyor. O zaman sorulacak soru şu ki 7 haftalık alçılı dönemin
son bir haftasında bu hale gelmişken 6 haftayı sorunsuz nasıl atlatmış?
Film bir oda ve bir evin penceresinden görülen komşu pencerelerinde meydana gelen olay silsilelerinden ibaret. Yani biri çıkıp dese ki bu benim özel hayatım perdeyi kapatmalıyım ortada film olmayacak.
Filmin giriş ve gelişme bölümü biraz sıkıyor insanı haliyle fakat slow ilerleyen hafif gizemi seven ve boşlukları hayal dünyasıyla doldurabilen izleyiciler için güzel bir film olabilir. Zamanımıza göre imdb 6 yı geçemez. Filmin sonu ise trajikomik denebilecek türden:)) İyi seyirler...