Bu film, yeni izleyiciler için keşfedilmeyi bekliyor.
Cyrano De Bergerac (1990)
Film 137 dk. 90.04b izlenme Cyrano De Bergerac, 17. yüzyıl Fransa'sında geçen etkileyici bir aşk ve kahramanlık hikayesini anlatır. Film, büyük bir buruna sahip olan ancak keskin zekası, etkileyici sözleri ve kılıç ustalığı ile tanınan Cyrano'nun hikayesini merkezine alır. Cyrano, güzel Roxane'a derin bir aşk beslemektedir, ancak fiziksel görünüşü nedeniyle duygularını ona açmaktan çekinir. Bunun yerine, Roxane'ın ilgisini çeken yakışıklı ama kelimelerle arası pek iyi olmayan Christian'a yardım etmeye karar verir. Cyrano, Christian adına aşk mektupları yazarak Roxane'ı etkilemeye çalışır ve bu süreçte kendi duygularını da ifade eder.
Film, aşkın ve fedakarlığın derinliklerini keşfederken, aynı zamanda kimliğin ve özgüvenin önemini de vurgular. Cyrano'nun içsel çatışmaları ve duygusal karmaşası, izleyiciyi derinden etkiler. Hikaye, mizah ve dramı ustalıkla harmanlayarak izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunar. Cyrano De Bergerac, aşkın sadece fiziksel çekimden ibaret olmadığını, kelimelerin ve duyguların gücünün ne denli etkili olabileceğini gösteren zamansız bir klasik olarak sinema tarihindeki yerini almıştır.
Film, aşkın ve fedakarlığın derinliklerini keşfederken, aynı zamanda kimliğin ve özgüvenin önemini de vurgular. Cyrano'nun içsel çatışmaları ve duygusal karmaşası, izleyiciyi derinden etkiler. Hikaye, mizah ve dramı ustalıkla harmanlayarak izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunar. Cyrano De Bergerac, aşkın sadece fiziksel çekimden ibaret olmadığını, kelimelerin ve duyguların gücünün ne denli etkili olabileceğini gösteren zamansız bir klasik olarak sinema tarihindeki yerini almıştır.
Duygusal yoğunluğu yüksek bir film olmasa da, edebi bir eser niteliğinde olduğunu düşünüyorum. Savaş sahneleri bile büyük bir özenle hazırlanmış. Ancak, Roxane'ın savaş bölgesine bu kadar rahat bir şekilde gelmesi bana biraz mantıksız geldi. Savaş cephesine bir kadının bu kadar kolay ulaşabilmesi, filmin genel atmosferine pek uymuyor gibi.
Ana karakterimizin, burnunun büyüklüğü nedeniyle yüzündeki çirkin görüntüye takıntılı olması ve bu yüzden açılamaması, filmde etkileyici bir şekilde işlenmiş. Özellikle, "Aslan inindesin ve bizim buralardan bir laf vardır, ağza alınmaz. Asla ağza almayacaksın, bir hareketle dahi göstermeyeceksin yoksa seni dümdüz eder," şeklindeki diyalog oldukça etkileyiciydi. Filmin başındaki atışmada, "Kocaman bir burnun var!" diyen kişiye "Ee başka?" diye karşılık verip, ardından "Ben olsam şöyle derdim," diye başlayan diyalog da oldukça tatmin ediciydi.
Bu filmi sakin bir kafayla izlemenizi ve diyaloglara dikkatle odaklanmanızı öneririm.
kendi gözlerinle bakmak dünyaya.